bebelog

Tuesday, September 07, 2004


Dedigim gibi, gecen hafta sonu, Dallas'a gitti Duru... Cuma aksamustu yola ciktik. Gece yarisi Dallas'a indik. Plano'ya gitmemiz iki saati bulduk; gece iki gibi evdeydik.

Duru'nun daha o gun ogleden sonra Istanbul'dan gelmis anane ve dedesi de kalktilar, Doga, annesi ve babasi zaten geceleri her iki saatte bir uyaniyorlar. Gece yarisi 4'e kadar oturduk, yedik ictik. Garip bir jetlag olayi oldu.

Doga'yi gorunce, Duru'nun ne kadar buyudugunu anladik. Resimlerinde kucukcuk gorunen Doga, aslinda cok daha minikmis. Insan eline almaya korkuyor valla... Cocuklarin ne kadar hizli buyudugunu bir kez daha anladik. Hem Duru'nun su andaki boyundan, hem de bizim Dallas'ta oldugumu uc gun boyunca, Doga'nin deli gibi kilo almasindan...

Duru ucak yolculugu sirasinda oldukca iyiydi. Giderken belki biraz daha fazla bikbik'ledi, ama donuste bol bol uyudu.

Dallas'taki gunlerini etrafi karistirarak, az biraz Doga'ya ilgi gosterek, el cirpik, gordugu herseyi karistirarak ve biraz havuza girerek gecirdi. Masa, sehpa uzerinde ne varsa cok seviyor. Kizin hayati surekli alakasiz seylere ulasmaya calismakla geciyor. Her gecen gun biraz daha cok kendi basina ayakta duruyor. Ha yurudu, ha yuruyecek diyoruz, ama siz inanmayin, daha var.

Doga'lardaki en buyuk eglencelerimizden birisi de, yukari kata giden merdivenlere [16 basamak] atilip suratle yukari cikmak. Alani bol bulan Duru, gezip duruu... hesabi... Merdivenin onune koyun, burakin; sanki latikle cekiliyormus gibi hop yukarda iki saniyede... Hele bir de arkasindan babasi 'kovaliyorsa' kahkahalar ata ata gidiyor valla... :)

Annesinin hafta sonu farkettigimiz uzre, ustten iki tane daha disimiz cikmis. Disleri farkedisimizin aksaminda, odada gezinen Duru, once yataga tutundu ayaga kalkti, sonra dengesini kaybetti yere dustu kic ustu, tabiri caizse... Yatagin ustu ve kenarlari yumusak oldugu icin cok onemsemedi babasi, hafifce kafasini yataga carpti ama yumusak tabii... Sonra nedense tekrar geri gelip yataga bir daha carpti. Yine yumusak yer oiye dusunurken, bir anda aglamaya basladi. Annesi kucakladi, ama bayagi ciddi agliyor cocuk... Babasi bir bakti, yumusak sandigimiz yer aslinda ortu ve altinda da yatagin metal kismi var. Ortunun uzerinde de kan var biraz... Bir baktik, kizin agzinda da biraz kan var. Yeni cikan dislerini carpmis yataga; yatakta iki tane dis izi nerdeyse gorunuyor. Kanama hemen durdu, ama yeni cikan disleri kizimizin kayboldu, yara yeri sistigi icin... Ertesi gun tekrar ciktilar.

Hem annesi, hem de babasi kani gorunce oldukca heyecanlandilar galiba... Insan ne kadar 'sogukkanli olucam' diye kendine soyleyip dursa da, cocugunun agzinda az da olsa kan gorunce heyecanlaniyor. {Zaten kan goremem, bayilmisim :} [Saka, saka!]

Kazadan birkac saat sonra rahatca yemek yiyebildigi icin bu kazayi da ucuz atlattigimizi anladik.

Duru, dusme kalkma acisindan her gecen gun biraz daha cok babasinin cocuklugunu andiriyor. Bilenler bu durumdan hic de memnun degil...


Home